Katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsini sevdiğim, cinsine çeker!

Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy yıllar önce ne güzel söylemiş. “Bacımın örtüsü batmakta rezilin gözüne…Acırım tükürüğe billahi tükürsem yüzüne.. Medeni olmak eğer açmaksa bedeni.. Desenize hayvanlar insanlardan daha Medeni…
Yıllar önce yazmış yazmasına ama ne gariptir ki bu yazdıkları kıyamete kadar güncelliğini koruyacağa benziyor. Çoğu zaman düşünüyorum, neden? Neden hep dine, diyanete, islamiyete, islami değerlere saldırılıp, kin ve nefret duygusunu enjekte etmek isterler. Hiç düşündünüz mü? Gevurun biri çıkar Kur’an-ı Kerimi yakmaya çalışır, bazı pislik çıkar Ramazan-ı Şerifte kokteyl düzenleyip, kadeh kaldırır, bazı haysiyetsiz islami değerlere saldırıp, ezanı ya susturmayı ya da hoparlörden okutmamaya çalışır, bazı aptal oruç tutup, namaz kılmamasına rağmen orucu eleştirir, bazı hayvan hacca gitmemesine rağmen, hacca verilen paranın boşa gittiğinden bahsedip, hac parası ile yardım yapılmasının daha iyi olacağını dile getirir. Bazı kör diğer memurların aldığı maaşı görmezden gelip, İmamların aldığı maaşın hesabını yapar, bazı spastikler, boşa yapılan harcamaları görmezden gelirken, dinle alakalı yapılan yatırımların (Camii, Kur’an Kursu, Minare vs vs )boş olduğunu, camii yerine okul yapılmasının, Kur’an kursu yerine eğlence mekanı açılmasının daha faydalı olacağını savunur.
Peki neden? Bu din düşmanlığı, bu öfke, bu nefret neden? Neden bu tip istanbul escort haysiyetsizler, hep dine ya da dinle alakalı her şeye saldırıp, salyalarını akıtırlar. Bu gün normal hayatta, açık bir bayanın yapmış olduğu işten dolayı en ağır eleştirile yapıldığını, aşağılanmak istenildiğini, küçümsendiğini, duyan-gören var mı? Ama, başörtülü bayanın Hakim, savcı, Doktor ve TSK’da görevli olması belli bir kesimi hep rahatsız etmiş, kıyamete kadarda rahatsız edecektir. Yine zaman zaman televizyonlarda zaman zaman sosyal medyalarda görmüşsünüzdür, her hangi bir yerde kimseye bulaşmayıp, hayatını idame ettirmek isteyen bir kapalı bayana, “burası Arabistan değil, gidin buradan, burası sizin yeriniz değil, örümcek kafalılar vs vs gibi ağza alınmayacak söz ve hareketleri yaşanırken, benzer olay tam tersi için yaşanmaz.
Ve gelelim CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun seccadeye ayakkabı ile basma olayına. Malum son birkaç günün en tartışılan konularının başında bu olay geldi. Ama bilinçli, ama bilinçsiz yapılan bu olayın, kamuoyuna yansıyan görüntüler sonrası Kılıçdaroğlu açıklama yaptı. Odanın kalabalık olduğunu dile getirip, seccadeyi fark etmediğini söyleyip, bir yerde özür diledi. Eeee bende olsam ayısını yapardım. Malum önümüzde bir seçim var, hazır Sağcı partilerle ittifakta yapmışken, hatta ve hatta kendisinin bazı körler tarafından mücahit diye isimlendirildiği bir dönemde, dindarlarında oyunu almak için, “bile bile yaptım!” diyecek hali yok ya! Buraya kadar normal asıl mesele bundan sonra başlıyor. Hani hep derler ya, Şeyh uçmaz, müritleri uçurur!” aynı o misal. Gafı yapan ama oy için, ama başka bir şey için yaptığı yanlışın farkına varıp, bir yerde özür diliyorken, Genel başkandan daha çok CHP’li olan bir grup, abuk subuk söylemler yapıp, özürlerini kabahatlerinden daha büyük duruma düşürüyorlar. Ne imiş, seccadenin dinle alakası yokmuş, ne imiş, seccadeye halıymış ve ayakkabı ile basılırmış, ne imiş yıllar yıllar önce farklı farklı kişilerde aynı yanlışı yapmışmış, mış muş… Elle tutulur bir şey yok. Yahu “ tamam kardeşim yapılan yanlıştı. Bunu bırak desteklediğim partinin Genel Başkanı babamda yapsa, bende yapsam yanlış yanlıştır” denilse kimse kimse hakkında kötü konuşup, kalpler kırılmayacak. Ama sen dersen ki, seccade halı, halıya nasıl ayakkabı ile basılıyorsa, seccadeye de basılır, adamın birisi çıkar, parada kağıt, ama aynı ebattaki kağıtla arasındaki en büyük fark bir maddi değeri var!” her kağıt aynı değil der.
İşin özü bu tip konuların gördükçe üzülüyorum. Bu din düşmanlığı, bu kin, bu nefret daha kaç yüzyıl sürecek. İskilipli Atıflar boşa mı can verdi? Ve neden tüm çirkin olaylar dine bağlanır. Neden hep pislikler din üzerine olur? Kimse başka bir olayı alet etmez mi? Neden Müslümandan, İslamiyet’ten bu kadar rahatsız oluyorsunuz? Çokta bir şey söylemeye gerek yok. İnsan kendisine yakışanı yaparmış. Atalarımızın dediği gibi, katranı kaynatsan olur mu şeker! Cinsini sevdiğim! (anladınız) Cinsine çeker… Yüzlerine tüküresim var ama, tükürüğüme acıyorum. Her şeyin gönlünüzce olması dilek ve temennisi, selam ve dua ile…