Şereflikoçhisar Tuzgölü Haber Gazetesi

Gazete – Matbaa – Baskı İşleri

Rabbim bu acıyı kimseye vermesin!

Babam, çınarım, umudum, en büyük dayanağım bugün beni bırakalı 9 gün oldu. Zor olacağını biliyor, yıllarca bu acının korkusu ile yaşıyor, elimden geldiğince dik duracağıma dair söz versem, O’ndan uğrun O’nun acısını yaşasam da bu kadar zor olacağını, bu kadar canımın yanacağını, acının kavuracağını tahmin edemezdim. Dayanmaya çalışmak, onsuzluğa alışmak, çok sevdiğin birisini yaşantından, hayatından bir anda çıkarmak kolay değil. Her ne kadar sağ olsun eş dost, hepimizin ölümlü olduğunu ikrar etse, kendilerince bana destek olmaya çalışsalar da emin olun sol yanımdakine söz geçmiyor. Kolay değil. 2000 yılından bu yana askerlik sonrası 24 yıllık hayatımda babamı en fazla üç gün görmedim. Onun harici tüm yaşantım onunla doluydu. Her ne kadar 2008 yılında evliliğimle başlayan ayrılık, hiçbir zaman tam manası ile ayrılığımız olmadı. Sadece evim ayrıldı, yaşantım hep onlarla geçti.
Her şeyimdi. Bazen Adem Emmi der yüzünden makas alır, bazen babam der, boynuna sarılırdım. Ama artık yok. Kabullenmesi çok zor. Alışmak mı o aklımdan bile geçmiyor. Durulduğumu, sakinleştiğimi, yüreğimdeki yangının azaldığını hissettiğim anlar olmuyor değil, ama 24 saatlik günlük hayatımda, 24 dakikalık zaman diliminde yaşadığım, acımı Oda ne ki, adeta kavuruyor. Boğazım düğümleniyor, nefes almakta güçlük çekiyorum. Rabbim alda kurtulayım! diyorum ama, demek ki daha yaşayacak günlerim çekecek acılarım var, nefes alıyorum, sadece nefes…
Ve umutsuzluk… Ya da ümidi kesme… Çaresizliği hastanede yoğun bakımda tatmıştım ama, orada en azında rabbim şifa verir tekrar aramıza katılır beklentisi vardı. Ya da iki günde bir Ankara’ya gider, zaman zaman zaman gözü açık ve bilinci yerinde, zaman zaman ise narkozun etkisi ile baygın halde bulurdum. 20 Dakikada olsa elini tutar, o bakmaya doyamadığım yüzüne bakar, ak sakalını sever, koklardım. Ama şuan… Çok farklı, ellerimle toprağa koyduğum kişinin gelmeyeceğini bilmek, bundan sonraki hayatında ( bu dünyada) artık kavuşamayacak olmak, hatta görememe düşüncesi kahrediyor insanı.
Ve yetimliğim. Her ne kadar ismimin başına böyle bir unvanın gelmesini istemesem de, artık yetim Yusuf oldum. Adem oğlu yetim Yusuf, çaresiz Yusuf, garip Yusuf, babasız Yusuf….
Dualarım değişti. Babasının evladını bırakması sonrası insanın duası da isteksizde olsa değişiyormuş… Ellerimi semaya açtığımda; “ Ya rab! Anama babama uzun ömür ver, O’nları başımdan eksik etme, O’nlara sağlık sıhhat ver, O’nların acısını bana değil, benim acımı O’nlara göster, O’nlara gelecek tüm kötülükleri, hastalıkları bana ver, ben en azından gencim dayanırım, ama onlar dayanamaz” derdim. Şuan Babama uzun ömür ver!, diyemiyorum. Artık yok, Rabbim mekanını cennet eyle, ben ondan razıydım sende razı olduğun kulların arasına ilhak eyle, Rabbim nolur, babamı bu gün en azından rüyamda göster ve bizi bir an önce kavuştur diyebiliyorum.
Ve yüküm… Evet yüküm bir kat daha arttı. Her ne kadar 45 yaşında olsam da, bu yaşıma kadar büyümemişim. Ne zaman babammm gitti, ne zaman yalnız kaldım omuzlarım düştü, işte o zaman büyüdüğümü anladım. Kimse kusura bakmasın ama babasını kaybetmeyen büyüdüm demesin. Ve emaneti. En büyük emaneti anammm. Anamın kıymeti bir kat daha arttı.
Ve yeni mekanım. Nasıl ki dualarım değiştiyse, mekanlarımda değişmeye başladı. Önceden mezara bayramdan bayrama uğrar, akraba tanıdıkları ziyaret eder, 3-5 ayet okur hayr duasında bulunurdum. Şimdi mezarlık uğrak noktam oldu. Sabah gitmesem akşam oradayım. Ne gariptir ki iki metre altta insanın sevdiğinin olduğunu bilmesi, ona seslenmesine rağmen cevap alamaması, o gül cemalini görememesi kadar acı bir şey yokmuş.
Ve konuşamamak, yazamamak, anlatamamak… oysa kalemin güçlüdür. Bir konu hakkında sayfalarca yazarım, yazmışlığım vardır. Ama babam hakkında yazamıyorum, yaşadıklarım hakkında, acılarım hakkında, yazacak ne sözüm ne de gücüm kaldı. Zormuş… Hem de çok zor. Rabbim kimseye bu acıyı yaşatmasın. Yaşayana da sabır versin.
Öte yandan babamın cenaze töreninde bulunan, bu acı günümde yanımda olan eş-dost- akraba ve arkadaşlarıma, küçük büyük herkesten rabbim razı olsun.
Ve babamm. hasretim, özlemim, ben sana doyamadığım. Özledim babamm. Hem de çok özledim. Rabbim mekanını cennet eylesin.

Sakarya araç kiralama Sakarya evden eve nakliyat