31 Mart yerel seçimlerinin rüzgârı yavaş yavaş durulmaya başladı. Gerek seçim öncesi kazanmak, gerekse seçim sonrası kazanılmışlığın vermiş olduğu duygularla sert çıkışlar olmuş, hatta zafer sarhoşluğu yaşanmaya başlamıştı. Hatta bu durum öyle bir hal almıştı ki, her zaman seçim sonrası olduğu gibi oy vermeyenler, hatta o partiyi desteklemeyenler bile galibiyet kutlamalarının en ön safında yer almış, gerek söylemleri, gerekse sosyal medya hesaplarından çığırtkanlık yapmaya başlamışlardı. Eee haliyle bir sel ve selin önünden geçen kütük hesabı.
Son günlerde bu algı yavaş yavaş durulmaya artık seçimin bittiği anlaşılmaya başlayınca algılarda yavaş yavaş yok olunca her kes aslına rücu etmeye başladı. Hala çığırtkanlık yapıp suyu bulandırmaya çalışanlar yok mu derseniz, illaki Onlarında çığırtkanlığının sonuna yaklaşıldı. Yani halk arasında bir söz vardır ya “seçim bitti geçim başladı” aynı o misal.
Seçim bazıları için bitti bitmesine ama seçimden galip ayrılan, seçimi kazanan Belediye Başkanı için asıl iş şimdi başladı. Kabul edilsin ya da edilmesin hatta kimse ikrar etmek istemese, Başkanda dahil kimse bu kadar oy farkı olacağını tahmin bile edemiyordu. 500 hatta 750 oyla ya Ak Parti ya da CHP’nin adayının kazanması bekleniyordu. Bu sonuç kimsenin beklemediği bir sonuçtu. Çünkü diğer parti adayları gerek İYİ Parti, gerek Memleket Partisi ve diğerleri daha önceki seçimlerde (Milletvekilliği) binlerce oy almışken bu seçimde bırakın 1000’i 300 rakamına ulaşamadılar.
Koçak için seçim şimdi başladı konusuna gelirsek. Malum beklenmedik bir sonuç, binlerce oy ve çok büyük beklentiler var. Örneğin seçim öncesi verilen işçi alım sözlerinden verilen vaatlere kadar. CHP’ye oy veren yüzlerce hatta binlerce seçmen şimdi vermiş oldukları oyun karşılığını bekler durumda. Kimisi oğlunu- kızını- eşini, hatta kendisinin işe alınacağı günü dört gözle beklerken, kimisi caddesine, sokağına hatta evinin önüne atılacak asfaltı bekler durumda.
İşin aslı şuan işler tam bir çıkmazda. En büyük sıkıntı ise işçi alımlarında yaşanılacak gibi. Seçim öncesi hemen her açıklamalarında yetim ve kul hakkından bahsedip, hırsızlığa dem vuranlar şimdiler de bir takım pazarlıkların içerisinde olup, verilen sözlerle karşı karşıya kaldığını duyuyorum. Hepiniz duymuşsunuzdur, geçtiğimiz günlerde Belediyeye ait olan KOÇ-BEL şirketinde süreli çalışan 25 kişinin işten çıkarıldığını duydum. Keşke bu kişilerinde ekmeği ile oynanmasaydı. Kaldı ki bu kişilerin çoğunluğu temizlik işinde çalışıp, çoluk-çocuğuna ekmek götürmek isteyen kişiler olması işin daha vahim yanı oldu. Ve bu işle ilgili olarak bu çıkarılan işçilerden 6’sının yeniden işe alınması. Madem bu işte bir gariplik var, madem bu kişiler belli bir süre ile alındı, peki bu kişilerin 6’sı neden tekrar işe alındı diye sormadan da geçemiyorum.
Ve başkaca verilen sözler. Örneğin yakın akrabalara verilen sözler. Bir dönem Ak Parti’den Meclis üyeliği yapan, hatta 31 Mart yerel seçimlerinde Ak Parti’den Belediye Başkan Aday Adayı olan yakın akraba ile seçim öncesi bir takım görüşmeler olduğu şayet seçim kazanılırsa, en güzel yerde işe alınacağını duymayan kalmamıştır. Tarafıma bu konu ile ilgili çokça soru geldiği için şunu ifade etmek isterim, evet böyle bir durum söz konusu. Başkanın halasının oğluna iş sözü verdiği, hatta seçimde birkaç gün sonra işe almayı düşündüğü de doğru amma; bu alıma meclis üyeleri ve partide söz sahibi olan kişiler itiraz etmiş. Şayet bu kişiyi işe alırsan biz komple istifa ederiz denilmiş. Bu yüzden yakın akraba olayı ilerleyen günlere ötelenmiş. Bakın iptal edilmiş demiyorum, ötelenmiş. Bakalım ilerleyen günlerde bu konuda ne gibi bir gelişme olacak, emin olun sizden çok ben merak ediyorum.
Her ne ise Başkanın işi zor dedik. Hakikaten zor. Başkanın yerinde olmak istemezdim doğrusu. Bir yanda iddia ettiği gibi borç mu ödesin, bir ya da işe almak için vermiş olduğu sözleri mi yerine getirsin, öte yandan bir karar almışsa ve yapmak için adım atmışsa istifa ederiz diyenlere mi cevap versin, ve en önemlisi Büyükşehirle bir olduğu için yükünün ağır olmasını mı düşünsün. Gerçekte Başkanı işi zor. Bakalım bu zor süreçten nasıl çıkacak, hangi olumlu ya da olumsuz işleri yapacak bunu hep birlikte yaşayıp göreceğiz.
DİĞER HABERLER
Bahane popo gibidir, herkeste bulunur!
Bela ve musibetler kader midir?
MEHMET ÇETİN – Mustafa Emre