ÇAMUR AT İZİ KALSIN! HIRSIZ YAFTASI VURULARAK İŞTEN ATILAN İŞÇİNİN SUÇSUZ OLDUĞU KANITLANDI

İlçemiz belediyesinde geçtiğimiz aylarda yaşanılan ve Belediye Başkanı tarafından hırsızlık yaftası vurularak işten atılan C.Ö’nün yapılan soruşturma sonrası suçsuz olduğu kanıtlandı. Hırsız yaftası vurulan C.Ö’nün avukatı Taylan Çağlar Temizkan Belediye Başkanına ithafen yapmış olduğu açıklamasında; “Sayın Başkan, işsizlik sizin de hakim olduğunuz bir konu. Asılsız iddialar ile bir kişinin ekmeği ile oynamak ve bu iddianın asılsızlığı ispatlanmasına rağmen halen bu iddiayı sürdürmeniz açıkçası bulunduğunuz makamla hiç bağdaşmıyor” dedi.
İlçemiz Belediyesinde geçtiğimiz aylarda Şantiyede çalışan bir işçinin sözde mazot hırsızlığı yaptığı iddiası ile işine son verilmişti. Yapılan soruşturma sonrası C.Ö’ye yönelik takipsizlik kararı verildi. Yargılama süreci hakkında gazetemize bilgi veren ve açıklama yapan Belediye İşçisi C.Ö’nün avukatı çarpıcı açıklamalarda bulundu.
ÇAMUR AT İZİ KALSIN! Başlıklı açıklamada;
Öncelikle asıl konuya girmeden evvel bir hakkın üzerinde durmakta fayda olduğu kanaatindeyim. Lekelenmeme hakkı…
Lekelenmeme hakkı, suç şüphesi nedeniyle hakkında soruşturma veya kovuşturma yürütülen kişinin bu işlemlerden dolayı onur, şeref ve haysiyetinin zarar görmemesi; toplum içindeki saygınlığının zedelenmemesi, hakkında henüz kesin hüküm verilmemiş kişinin masumiyetine zarar verecek, kişiyi toplum nezdinde mahkûm edecek her türlü söz, yayın, haber gibi davranışlardan kaçınma olarak tanımlanmaktadır.
Kişi hakkında yürütülen soruşturma ya da kovuşturmanın, lekelenmeme hakkını ihlal etmemesi için adli makamlara önemli görevler düştüğü gibi idari makamlar ve basın-yayın organlarına da önemli görevler düşmektedir. Gerek kamu görevlilerinin gerekse basın mensuplarının toplumun bilgilendirilmesi ile kişilerin lekelenmeme hakkı arasındaki çizgiye dikkat etmesi gerekmektedir.
Halihazırda lekelenmeme hakkı masumiyet karinesinin bir yansıması olup devletin yargı eliyle bireylerin kişisel ve toplumsal anlamda telafisi imkânsız zararlara uğramasını engelleyen bir ilkedir. Suç işlememiş insanları soruşturma veya kovuşturmanın bir süjesi haline getirmek lekelenmeme hakkının ihlali olup görevi kötüye kullanma suçunu da oluşturmaktadır. Yine bu hak bütün kamu görevlilerini ve devlet kurumlarını bağlar. Bu itibarla, hangi görevde ve makamda bulunursa bulunsun hiçbir kamu görevlisi, suçu kesin hükümle sabit olmayan bir kişiyi suçlu olarak ilan edemez.
Şimdi gelelim asıl konuya…
İlçe Belediye Başkanının, sosyal medya mecralarında paylaşılan bir röportajında “Savcılığa dosyalarla ismi verilen kişiler huzursuz…” “Şantiyede kamera kayıtlarıyla hırsızlığını ispatlayıp işten attığımız kişiler huzursuz… “ şeklinde beyanları mevcut.
Malumunuz olduğu üzere çok büyük bir ilçede yaşamıyoruz. İlçe içerisinde meydana geldiği iddia olunan bir olayın duyulma hızı da deyim yerinde ise ışık hızına yakın.
Sayın Başkanın görev süresi içerinde hırsızlık İDDİASI ile iş akdini sonlandırdığı tek bir kişi mevcut o da müvekkilim olan C.Ö.
Tabi bu olay adli makamlara da intikal etti tahmin edeceğiniz üzere ama sonrasında yürütülen soruşturma ile iddiaların asılsızlığı da ispat olundu. Şöyle ki;
Belediye Başkanlığı tarafından Sayın Başsavcılık makamına sunulan şikayet dilekçesinde özetle müvekkil C.Ö’nün olay tarihinde şantiye amiri S.Ç’nin bilgisi olmadan yaklaşık 40 litre mazotu şantiye dışına çıkardığı bu nedenle hırsızlık suçunu işlediği iddiası ile suç duyurusunda bulunuluyor.
İşin aslı tabi ki böyle değil. Yapılan yalnızca minareye kılıf uydurmak…
Burada konunun asıl kilit noktası şantiye amiri S.Ç. Soruşturma kapsamında S.Ç bilgi sahibi olarak dinleniyor. S.Ç ifadesinde mazot olduğu iddia edilen materyalin aslında atık olduğunu ve kendisinin C.Ö’ye imha etme talimatı verdiğini beyan ediyor.
Yine yürütülen soruşturma neticesinde soruşturmaya konu materyalin belediyenin atık sahasına döküldüğü tespit ediliyor.
SONUÇ İTİBARİYLE HIRSIZLIK VE DİĞER SUÇLAR YÖNÜNDE MÜVEKKİL HAKKINDA TAKİPSİZLİK KARARI VERİLİYOR.
Belediyeler her ne kadar kamu görevi ifa ediyor olsa da siyasi partiler nezdinde yönetilen kurumlar. Tabi verilen sözlerin yerine getirilebilmesi içinde – Ne kadarı yerine getirilebilecek onu da uzun vadede hep birlikte göreceğiz.- kadro açmakta biraz zorunlu hale geliyor. Bunun en kolay yolu da karşıt görüşlüleri türlü iddialar ile ortadan kaldırmak…
Sayın Başkan, işsizlik sizin de hakim olduğunuz bir konu. Asılsız iddialar ile bir kişinin ekmeği ile oynamak ve bu iddianın asılsızlığı ispatlanmasına rağmen halen bu iddiayı sürdürmek açıkçası bulunduğunuz makamla hiç bağdaşmıyor.” dedi.