Şereflikoçhisar Tuzgölü Haber Gazetesi

Gazete – Matbaa – Baskı İşleri

HUZUREVİ GERÇEĞİ! Lafa gelince herkes milliyetçi!

Son günlerin tartışılan konularının başında ilçemize yapılması düşünülen Yaşlı Bakım Merkezi ve Huzurevi. Ağzını açan aklı erer-ermez, gelişmelerden bilgisi var-yok, oturduğu yerden ahkam kesmeye adeta kraldan çok kralcı olmaya başladı. İlçemize yapılması gereken huzurevi ile ilgili ilk adım İlçemiz Belediyesi tarafından atılmış, Nisan ayı gibi Belediye Başkanı İlçemize Huzurevinin yapılacağının hatta yerinin dahi belli olduğunu açıklamış, hatta o dönem bütün iş ve işlerde olduğu gibi henüz ismi açıklanmasına rağmen, bina yapılmış, olmuş gibi yaygara kopararak, “huzurevi ilçemize hayırlı” olsun naraları dahi atılmıştı. Belli bir süre sonra Huzurevi için dernek kurulmuş, dernek yönetimi ise CHP’ye yakın kişilerden oluşmuştu. Hatta o dönem dernek ilçemizde ziyaretlere başlamış, hemen her gün olmasa da sık sık ilçemiz iş adamları başta olmak üzere, Oda Başkanlarını ziyaret etmişti. Kongreyi de yapan dernek artık para toplam işine gelince bir takım sıkıntılar yaşamaya başladı. Hatta Haziran ayı meclis toplantısında MHP Belediye Meclis Üyesi Adnan Danışkan, derneğe destek olmak adına meclise önerge vermiş ve “Meclis Üyeleri İle İhtisas Komisyonu Üyelerinin Huzur Haklarının görev süremizin sonuna kadar, İlçemizde yeni kurulmuş olan Şereflikoçhisar Yaşlı Bakım Merkezi ve Huzurevi Kurma Yaşatma Derneği’ne bağışlanmasını istemişti. Oy çokluğu ile gündeme alınan önerge CHP’li Meclis üyelerinin red oyu ile kabul edilmemişti. Aslında Huzurevinin yapılmasını isteyen sözde destek verdiklerini ileri süren ve hemen hemen her ortamda İlçemize Huzurevi yapıyoruz diye nara atan meclis üyeleri, konu maddiyata daha doğrusu ceplerinden gidecek paraya gelince adeta çark etmişlerdi.
Her ne ise Huzurevi artık gündeme gelmiş, halka duyurusu yapılmış ve bir şeyler yapılmalıydı. Yer tahsisi vs derken, hatta yaklaşık 3 ay önce Belediye Başkanı kazı çalışmalarının yapılacağının müjdesini vermişti.
Tabi bu cephede bu gelişmeler yaşanırken, diğer cephe yani İktidar cephesinde ise benzer çalışmalar yapılıyor, İlçemize Huzurevi yapılması için girişimler devam ediyordu. İlçemizde mevcut binalar gözden geçiriliyor, en kısa yoldan ve en ucuz maliyetle huzurevi açılması için arayışlar devam ediyordu. İlk durak bir dönem özel okul olan ve 15 Temmuz hain darbe girimi sonrası el konulan ve bir yerde atıl duran binaya huzurevi yapılması düşünüldü. Bina eski olduğu için sağlamlık testi yapıldı. Muhtemelen çürük çıktı. Yapılan arayışlar sonrası İlçemiz Mustafacık Mahallesinde bulunan ve boş duran (ki bu yıla mahsus birkaç öğrenci kalıyor) yurda huzurevi yapılması planlandı. Artık bina bulunmuş, yapılacak olan siyasi görüşmeler sonrası, izin alınması ve bir an önce hayata geçmesi gerekiyordu.
Bu yönde Ak Parti İlçe Başkanı Levent Sarıkaya ve İlçe Kaymakamı Taner Tengir Bakan ve Milletvekilleri ile görüşmeler yaptılar. Hatta şuan son aşamasına gelindi gibi. Son aşamaya gelindi gelinmesine ama, bir köyden diğer köye gitmek için yola çıkan kaplumbağa hikayesinde olduğu gibi, köyün adını artık siz koyun, bilmem neleri taş koyma derdinde. Sırf biri ya da birilerine köpeklik yapmak adına, huzurevi hakkında olmadık kelam edip, kendilerince çıkar sağlayıp, yalakalık yapma derdindeler. Ağzını açsa en büyük milliyetçi moduna giren karaktersizler, destek olacağına köstek olma yolunda. Şu bir gerçek İktidar boyutunda huzurevinin açılması an meselesi.
Peki ya Belediye tarafında. Orası karışık hatta yattı gibi. Dernek kuran, henüz ismi varken sanki huzurevi yapılmış gibi algı ve şov yapan, hayırlı olsun naraları atanlar, sus pus olmuş durumda. Nedeni Belediye tarafından yapılması planlanan yerin Eğitim alanı olması. Yani bahse konulu yere huzurevi yapılamıyor. Bir başka detay ise sanırım derneğin para toplama izninin çıkmaması. Peki ya bundan sonrası. Bundan sonrası az çok belli, İktidar cephesi huzurevi yapacak, muhalefet cephesi, “bakın bize engel oldular, biz yapacaktık kısıtladılar, destek olmadılar, o yüzden yapamıyoruz” algı ve yalanının arkasına sığınacaklar. Ha birde huzurevi için varsa eğer, para verip destek olanlar. Onlarda şimdilerde vermiş oldukları para varsa akıbetini merak edecekler.
Yapılması gereken ne derseniz, artık algıyla, yalan dolanla, şovla, cepheleşip kutuplaşarak bir yere varılmayacağı anlaşılmalı. Köstek değil destek, itici değil, birleştirici, ötekileştirici değil, kucaklayıcı olup, yapılacak olan Huzurevine sahip çıkmak ve destek olmak. Bu kez de oğluyla babası arasında geçen, “baba cennetliksin” hikayesi aklıma geliyor. Hiç olmadı ama; İnşallah yanılan ben olurum.
Bakalım onu da ilerleyen günler gösterecek. Her konuda olduğu gibi bu huzurevi konusunda da ağzından değil karnından konuşanlara seslenmek istiyorum. Ya Peygamber efendimizin dediği gibi; “Ya hayır söyle ya sus!” ya da “laf söylemeye laf söylemiyorsunuz susun bari de adam sansınlar”… vesselam.
Her şeyin gönlünüzce olması, laf ta değil gerçek milliyetçi olunması, yalakalık, çıkar ve menfaat için kötü yola düşüp ananızla anılmamak dilek temennisi selam ve dua ile..

Sakarya araç kiralama Sakarya evden eve nakliyat