Şereflikoçhisar Tuzgölü Haber Gazetesi

Gazete – Matbaa – Baskı İşleri

Kuru kuru kurbanın olayım!

Kayseri yöresinin yöreye has nefis atasözlerinden biri. Birinin size olan yardımı laftan öteye gitmez, isteksiz ve haybeden olursa ona vereceğiniz cevap aynen bu şekilde olur. İlçemizin yıllardır yapabildiği tek şey bazı konuları muhatabı olsun ya da olmasın biri ya da birilerine meramlarını anlatmak istemeleri. Malum yaklaşık 15 gündür ilçemizde hububat hasatı yapılmaya başlandı. Bu yıl Devlet farklı bir politika izledi. Daha önceki yıllarda olduğunun aksine, randevu sistemi ile çalışmaya başladı. Alımlar başlamadan önce fiyat açıklayan Devlet, Arpaya 7.00 TL ( artı ton başı 500 TL ilave) Ekmeklik Buğdayda ise 8.250 TL ( artı ton başı 1000 TL ilave) fiyat verdi. Ve dedi ki ÇKS’si olan tüm çiftçilerimiz mahsullerini satmak isterse randevu alarak bu fiyatlara satabilecek dedi. Buraya kadar her şey normal. Öte yanda ÇKS’si olmayan, mahsulünde sıkıntı olan çiftçiler ise istediği yere mahsulünü satsın diyerek yol gösterdi. Gerek yurt dışından ithal ürün gelmesi, gerek verimin yüksek olması ve başka sebeplerden dolayı, serbest piyasada mahsulün fiyatı Arpa için 6.00 tl ile başlayıp, şimdilerde 5.500 hatta 5.00 TL’ye kadar düştü. Hal böyle olunca her yıl rahat rahat mahsulünü satan çiftçilerimiz bir takım sıkıntılar yaşamaya başladı. Ve sitem dolu sözlerin ardı arkası kesilmedi.
Kurt bulanık havayı sever misali, her konuda olduğu gibi bu konuda da siyasiler bu kargaşadan faydalanmak üzere adımlar atmaya başladı. Yetkili olsun olmasın, konuyu bilsin bilmesin, Arpa’yı Buğdayı tanısın tanımasın birçok kişi bu curcunadan faydalanıp, siyasi çıkar elde etmek için Ofisin ve çiftçilerinin yanına geldiler. Geldiler gelmesine ama, Kayserilerin dediği gibi, “kuru kuru kurbanın olayım” dan öte gidemediler. Gelen vekiller, sözde siyasetçiler sadece çiftçiyi dinlemekle yetindiler. Hatta kimisi oturduğu yerden kalkmadan sözde çiftçilerin dertlerini dinlediler. Ziyaret sorası birkaç çiftçi kardeşim aradı cümle aynen söyle; “ Gazeteci buraya bir vekil mi ne geldi. Adamı sanki silah zoru ile getirmişler. Adam daha yaban sıcağı görmemiş. Bir gölge yer buldu, oturdu. Anlattık ama sanırım bir şey anlamadı. Dinledi, dinledi gitti. Bir şey çıkar mı?” dedi. Ne diyeceğimi bilemedim. İnşallah çıkar demekte çareyi buldum.
Diyeceğim o ki; Takım elbiseli kimi görse çözüm yolu bulur! Düşüncesine sahip ilçemiz çiftçileri, dillerinin döndüğünce sorun ve sıkıntıları anlatılar. Karşıdaki kişi sadece dinlemekle yetindi. Ne bir satır not aldı, ne de şunu yapacağım diye vaatte bulundu. Yani kuru kurbanın olayımdan öte gidemediler. Ve en son noktayı TMO Genel Müdürü koydu. İlçemize gelen Müdür, her hangi bir telaşe gerek olmadığını TMO olarak tüm çiftçilerin ( ÇKS’si olan) ürünlerinin alınacağını ifade etti. İnşallah tüm bu gelişmeler sonrası ilçemiz çiftçileri bir nebzede olsa rahatlamış olur.
Ve il olma meselesi. Öyle bir ilçe haline geldik ki, bazı şeylerin olmasını istiyor gibi görünüp, bu yolda adım atılması talebinde bulunuyor, bir adım atıldığı zaman ise moral vermek yerine moral bozmaktan öte gitmiyoruz. İl olma konusunda geçtiğimiz günlerde Ticaret Odası Başkanlığında bir toplantı yapıldı. Orada fikir alışverişinde bulunuldu. Ne yapılır, kimle nasıl görüşülür, nasıl bir dosya hazırlanır vs vs. Alınan karar ilçemiz hakkında bir dosya oluşturmak, yine ilçemizden oluşturulacak bir heyet ile birlikte MHP Genel Başkanı Devlet bey ile görüşmek, olursa ilçemizin il olma konusunda destek istenilmesine karar verildi. Verildi verilmesine ama konunun haber yapılıp sosyal medyada paylaşılması sonrası, aman Allah’ım abuk-subuk yorumların, yok olmaz! Diyenlerin, Devlet beyi küçümseyenlerin, hatta fındık kadar beyni olanların kesilen elektriğe/ suya kadar olur olmaz yorumları ardı ardına geldi. Yahu hani daha düne kadar İl olalım diye feryat ediliyorduk, bir toplantı sonrası ne değişti de fikriniz değişti. Başka il ve ilçelerde olan kişiler sokağını, caddesini, mahallesini, ilçesini hatta esnafını yere göğe sığdırmazken bizimkiler, bilir bilmez, kafası basar basmak, fındık ya da ceviz kadar beyni ile moral bozmaya çalışıyorlar. Toplantı yapılması çok güzel olmuş, hatta şunları şunları da ekleyin, şunu da söylerseniz iyi olur! diyen yok. Toplantı yapsan bir dert, yapmasan ayrı bir dert. Hani demişler ya bir kişiyi kırk kere deli desen deli olur diye, bize deli diyende yok! O yüzden Hadisi Şerifte olduğu gibi bazı konularda “Ya hayır söylemeliyiz, ya da susmalıyız! Olmayacak diye bir şey yoktur. Yeter ki inanıp, O’na göre mücadele etmemiz gerek.
Kuru kuru kurban olayımdan çıkıp, çözüm üretmek, Hayır söyleyemiyorsak susmak, dilek temennisi selam ve dua ile…

Sakarya araç kiralama Sakarya evden eve nakliyat