Şereflikoçhisar Tuzgölü Haber Gazetesi

Gazete – Matbaa – Baskı İşleri

Gazi Bilal Amca’dan KIBRIS BARIŞ HAREKATI DÖNEMİNE AİT BİR ANI

Kıbrıs Gazisi Bilal Amca, Kıbrıs Barış Harekatı döneminde bir anısını paylaştı.
Bilal Amca’nın kaleme alarak, “Zülüm altında yaşamaktansa ölmek daha iyi” şeklindeki sözün akıllara getirdiği anısı ise şöyle;
“1974 Kıbrıs Barış Harekatı dönemlerinde, yer Sarıkamış. Temmuz ayının ilk haftası. Bindirdiler otobüse bizi. Nereye ? Haydi Kıbrıs’a. Dönüp arkama baktım.
Ne göreyim! Konvoy halinde 8 otobüs sıralanmış kimi Kars’tan kimi Van’dan, Ardahan’dan, Iğdır’dan velhasıl Doğu Anadolu’nun her bir şehrinden Sarıkamış’a gelmişler. Akabinde akşam saatlerinde konvoy halinde hareket ettik. Gecenin bir yarısı otobüsler durdu. Biz ne olduğunu anlamaya çalışırken davul zurna sesleri geliyor, “düğün var herhalde” diyorduk, meğer Kayseriler bize moral vermek için bu şenliği düzenlemişler. Tam olarak bilmiyorum ama en az üç saat vur patlasın çal oynasın misali bizleri eğlendirdiler. Sağ olsunlar var olsunlar, haydi kınalı kuzular uğurlar olsun. İnşallah sağ salim dönersiniz diyerek uğurladılar.
Daha sonra otobüslere bindik, yarı sevinçli yarı hüzünle yola koyulduk, hayli bir zaman sonra tekrar otobüsler durdu. Etrafıma bakarken Osmaniye tren garındaki yazıyı okudum. Aniden gür bir ses işittim, inin aşağıya diye emir verdiler. İndik. İstasyonda katar katar tren vagonlarını gösterdiler. Benim aklıma, “demirden korksak trene binmeyiz” diye atasözü geldi. Nihayetinde bindik trene. Bilirsiniz, trenin kendine has sesle koyulduk yola.
Son durak Mersin’e gelmişiz. Gece yarısı etrafıma bir göz attım, tam olarak bilmiyorum ama liman olduğunu tahmin ettim. Birde ne göreyim, koskoca bir vapur hem tatlı hem acı kendine has korna çalarak limana yanaştı. Mersin halkıyla eğlenirken gür bir ses; haydi çabuk gemiye binin. Tabi emir demiri keser diyerek apar topar bindik. Allah sonumuzu hayır eylesin diyerek daldık Akdeniz’in mavi sularına…
Bir yandan denizin hışıltısı, bir yandan geminin kendine has uğultusu. Sanki bize ninni söylercesine yola revan olurken vapur ansızın durdu. Sabahın erken saatlerinde biz ne olduğunu anlamaya çalışırken işte Girne’ye geldik diye emir verildi. Birde baktım ki denizin ortasındayız. Ne oldu, ne bitti, o an şaşkın halde iken aynı ses; “karaya 350 m var, korkmayın. Su derin değil, yalnız silahlar ıslanmasın ellerinizi yukarı kaldırın” diyordu.
Tabi emirlere uymak zorunda idik. Karaya 20 m kala Girne halkı ile beş parmak dağları sanki bizi bekliyorlar gibiydi. Arkada beş parmak dağları önde Girne halkı, ellerinde bayrak sallayarak bize hoş geldiniz, sefalar getirdiniz dercesine alkışlıyorlardı.
Her türlü fantezilerinize açık vip escort istanbul, istanbul escort İstanbul escortları burada.
Kendi kendime, Allah kimseyi zülüm altında koymasın, koyulanlara da sabır versin diye dua ederken hüzünlü bir şekilde oradan ayrıldık. O zaman anladım ki, zülüm altında yaşamaktansa ölmek daha iyi dedim. Hayırlısı Allah’tan.
Bu küçük anımı siz sevgili hemşehrilerimle paylaşmak istedim. Hatam ve kusurum oldu ise af fola. Hoş çakalın, dost çakalın.”

Sakarya araç kiralama Sakarya evden eve nakliyat