İlçemizde son günlerde bağlı bulunmuş olduğu partiden istifa edip bir başka partiye geçişler her geçen gün artmaya başladı. Kimisi Genel başkanlarının tavır ve davranışlarını beğenmezken, kimileri biri ya da birilerine kızarak yıllarca peşinde koşmuş oldukları, dava diye sahiplendikleri, zamanında Teşkilatında ya da seçilmişler arasında yer almak için çarşaf çarşaf dilekçe verip, torpil üstü torpil arayanlarda istifa etmeye başladı.
Peki bu istifaların nedeni ne? Kamuoyunda herkes bunu kulaktan kulağa konuşmaya başlamışken, istifa edenler bu yönde delikanlı gibi çıkıp, mertçe cevap vermekten köşe bucak kaçıyorlar. Kimisi gizliden gizliye istifa edip, kamuoyu duymasın diye düşünürken, kimileri ise tribüne oynamayı tercih ediyor. Ama burada gözden kaçırdıkları, ya da görmek istemedikleri ya da bilinmesini istemedikleri konu, daha düne kadar bayrağını salladığın, dava diyerek sahip çıkıp, çoluk çocuğun torpille işe aldırdığın, elinde güç ve kudret varken kimseye laf ettirmediğin, davam, namusum diye sahip çıktıkları partiden ne için istifa ettikleri. Kimisi özlü sözlerle gündem yaratmaya çalışırken, kimileri ise henüz partisinden istifa etmeden bir başka parti ile pazarlıklar, hatta anlaşmalar yapmaya başlar olmuş.
Eyyy yıllarca partiden rant elde edip, güç gösterisinde bulunan zatı muhteremler! Benimle birlikte kamuoyunun merak ettiği bir takım sorular var. Yıllarca dava diye sahip çıktığın, bilmem hangi görevlerde bulunup, en üst düzey kişilerle muhattap olduğunda, siyaseti kullanarak kazancının hesabını yapamayıp, gücün son haddesini kullandığın günlerde neden istifa etmedin de, elinde avucunda bir şey kalmayınca, yapmış olduğunuz kirli oyunlar ayağınıza dolanınca, bir başka yerden daha cazip teklifler gelince istifa etmeyi uygun görüyorsunuz?. Daha düne kadar namusum diye sahip çıktığınız, Liderim, Reisim, Başkanım, diye avazının çıktığı kadar bağırdığınız, oğlunuz, kızınız işe alınınca hatta nokta atışı yaparak tercihler yaparken istifa aklınızın ucundan geçmedi mi? Yoksa “Helal, haram ver, bu kulun yer Allah’ım” misali, kandilinize yağ damlamaz mı oldu?.
Ve biraz deli kanlılık lazım erkek uşağında… “Eeee ben partimden istifa ettim ama, oy vereceğim”, “ben partimden istifa ettim ama, Genel Başkanın yolundayım”, ben partimde istifa ettim ama…. Hay senin amanın… Daha aması mı kalmış. Elinde güç varken, isminin başında belli bir siyasi kimliğin varken, gelirin her geçen gün artarken gıkını çıkartmayan sen, elinden güç, etrafında destekçin kalmayınca, istifa et. Hatırlayanlar bilir. Eskiden misket oynar, misketi olmayan arkadaşlarımıza borç misket verir, borç verdiğimiz kişi bizi ütmeye başlayınca, cıllar, “ver misketlerimi” derdik. Rant bitti, çıkar bitti, dava da, partiden sona erdi. Vayy memleket vay…
Partiler arası geçişlere karşı değilim. Ama belli bir dönem belli bir partinin en üst seviyesinde siyaset yapıp, İlçe Başkanına, Belediye Başkanına, Milletvekiline yakın olup, çıkar sağlayıp, o partiden her hangi bir yere gelemeyince istifa edilmesine karşıyım. Ne diyelim, siyaset… Aslında siyasette değil, bence adamlıkla alakalı… Her ne ise kim hangi partiye geçer, nereden ne zaman aday olur, kiminle kirli pazarlıklar yapar, bilmem kaç yıl sonrasının siyasi hesabını yapar beni ilgilendirmez. Ben sadece toplumun merak ettiği konuları muhataplarına iletmeye çalıştım. Hani partiden istifa eden kişiler, istifa nedenini delikanlı gibi açık açık kamuoyu ile paylaşırlarsa, ileriki dönemler için faydası olacağını düşünüyorum. Yoksa, yumurta tavuktan mı, tavuk yumurtadan mı çıkar, beni hiç ama hiç ilgilendirmez. Ben yumurtamı yer geçerim.
Ve şunu açık açık söylemek istiyorum. Son zamanlarda ilçemizde farklı bir cenah ya da zihniyet oluşmaya başladı. Kendisini çok ama çok zeki sanıp, karşısındaki insanı geri zekalı konumuna koyanlar. Ben kendimce bir şeyler yaparım ama kimse anlamaz. Vay anasına vay. Memleket çok küçük, sen daha yatağından çıkmadan, kokusu 5 mahalle öteden hissedilen bir zamanda yaşadığımızı unutmayalım.
Bakalım ilerleyen günlerde ilçemiz siyasetinde daha neler yaşanacak. Kim kiminle kirli pazarlıklar yapıp, karşısındaki kişiyi, geri zekalı yerine koyacak, bunu da zaman gösterecek.
Ve son söz ilçe müftümüze. Sayım müftüm şahsıma ya da gazeteme küsmüş olabilirsin, haber ya da açıklama yapmaya bilirsin, ammaa bana olan bu ön yargınız size hata yaptırıyor. Regaip gecesi perşembe gecesi, yani gazetemin çıktığı günün akşamı, bir gün sonrası Regaip gecesi bitmiş oluyor. Hani bundan sonra böyle önemli gün ve gecelerde bu ayrıntıya dikkat ederseniz sizin açınızda daha güzel olur. Yoksa cemaat Cuma gecesi kandil programına gitmek ister, kimseyi bulamaz.
Her şeyin gönlünüzce olması, rant yada çıkar için değil, samimi bir şekilde dava uğruna, inandığımız değerler uğruna siyaset yapmak, dilek ve temennisi selam ve dua ile…
DİĞER HABERLER
Bahane popo gibidir, herkeste bulunur!
Bela ve musibetler kader midir?
MEHMET ÇETİN – Mustafa Emre