ORTALIK YANGIN YERİ

Son bir haftadır tabiri caizse ortalık yangın yerine döndü. Ülkemiz üzerine oynanan oyunlar hat safhaya çıkarken, bir Ülkenin en zayıf noktası olan ekonomik savaş başladı. Dolar ve Euro’daki artış, iç piyasayı sallamayı bırakın alt üst etti. Kurdaki yükseliş tüm esnafla birlikte tüketiciyi de olumsuz etkilemeye başladı. Avrupa ülkelerini bırakın ülkemiz siyasetçileri de bu zorlu süreçte İktidar karşıtı tavır ve davranışları sonrası neredeyse kardeş kardeşe yan gözle bakar hale geldi. Bir yanda her gün artan fahiş fiyatlar, öte yanda ülkemiz için oynanan oyunlar sonrası ortalık yangın yerine döndü. Bu fiyat artışların baş mimarı olarak İktidar Partisinin görülmesi yangının alevini bir kat daha artırıyor. Hal böyle olunca iktidar partisinden kopmalar, hatta artan fiyatlar sonrası tepki göstermeler son günlerde ayyuka çıktı. Son günlerde en çok merak ettiğim ve hatta gün içerisinde yakinen gördüğüm kişilere tek bir soru soruyorum; “ Bu kurdaki artıştan İktidar Partisinin dahli var mı? Yok mu?. Kurun düşmesine ya da çıkmasına engel olabilir mi?”
Ve gelelim Ak Parti Kasım ayı İlçe Danışma Meclisi toplantısına ve burada söylenenlere. Ak Parti İlçe Başkanı Erkan Seyhan burada çok çarpıcı bir açıklamada bulundu. Öncelikle tahminine göre Deva Partisine göndermede bulunan Seyhan, “Şunu söylemeden geçemeyeceğim; biz bu salonları gözümüzü kapatır, uykudayken doldururuz, bazıları gibi 300-500 üyesini çağırıp ta ilçe danışma diye bu salonlarda toplantı yapıp, partisine üye olmayan insanları buralara çağırmayız” dedi.
Yine yukarıda belirttiğim kur artışı ve artan fiyatlar sonrası ya da başka nedenlerle geçmiş dönemde Ak Partili olup, Ak Parti çatısı altında bir yere gelmek isteyen ancak emellerine ulaşamadığı için partiden uzaklaşan, hatta ve hatta pireye kızıp yorgan yakmaya çalışanlar, son günlerde sosyal medya hesaplarında Ak Partili edasına bürünmeye, aylar öncesinden satmış oldukları davasına sahip çıkmaya, sözde Ak Partili olmaya başladılar. Aslından bunlar bana göre Ak partili değil, AKP’liler. Yani çıkarı ve menfaati için dava güdermiş gibi görünüp, en ufak bir esintide yön değiştiren kişilerdir. Hep merak ediyordum, bu gibi kişi ya da kişileri yetkililer neden görmez” diye. Ama yanıldığımı Erkan Seyhan’ın konuşmasında anladım. “Bugün Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan Fetö’yla mücadele ederken rabbim bana güç, kuvvet verdiği sürece bu teşkilatta olduğum sürece teşkilatın içine girmeye çalışan FETÖ’cülere geçit vermeyeceğim. Gidip Ali Babacan DEVA Partisi’nin yönetimini oluşturmaya çalışırken oralara bile giremeyip o süreçlerde teşkilatımızdan uzaklaşıp oralarda yer bulmayıp sonra teşkilatımızın içerisine gelmeye çalışanlara kesinlikle geçit vermeyeceğim” dedi.
Peki bu kişiler kimler? Kim ya da kimler Ak Partiden beklentisini elde edemediği için, diğer partiye geçmek için can attılar? Daha kabası fırıldak misali bir o yana bir bu yana dönen, hatta Deva Partisine geçmek için ismi lanse edilen, kimisine göre Deva Partisi istemediği için alınmayan ancak, kendilerini bulunmamış hint kumaşı gibi görüp, “ben istemedim” diye yalan söyleyen dönekler kimler? Sevindiğim tek yanı benim gördüğümü gören birilerinin olması. Bu tip fırıldakların farkında olunup, ilerleyen günlerde bu gibi fırıldaklara gereken cevabın verilecek olması.
Ve Belediye Başkanı Memiş Çelik’in söyledikleri. Seçildiği günden bu yana halka Küçükşehir ve Büyükşehir ayrımını anlatmaya çalışan, hemen hemen her ABB toplantısında ilçemizle ilgili sorun ve sıkıntıları aktarmasına, daha ileriye giderek, Büyükşehir’in İlçemizde hiçbir iş yapmadığını haykırmaya devam etti. Hatta bir yerde Büyükşehir kanalı ile ilçemizdeki Büyükşehir yetkililerine akıl verircesine ; “ Ankara Büyükşehir Belediyesi, 2,5 yıl içinde Şereflikoçhisar’a tek çivi çakmadı. İlçemize asfalt atılsın diye Şereflikoçhisar Belediyesine ait tanker ocağımız mevcut. Biz herhangi bir bedel istemeden Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bir yıllığına tahsis ettik. Bu ocağın içinde de asfalt plenti var. Bize de taahhüt ettiler, siz ocağa verirseniz ilçeye 90 km sıcak asfalt atacağız ve grup yollarının tamamını sati kaplama yapacağız diye sati kaplamayı kısmen yaptılar ama Ekim 15’den sonra başladılar. Bu sati kaplama işleri Ekim 15’inde sonlanır. Ekim 15’den sonra sati kaplama atılmaz. Şuanda bazı noktalarda bütçe çarçur ediliyor. Ve sıcak asfalt atacaklarını söz verdikleri halde bir yılda aşağı yukarı 4-5 aydır asfalt atım sürecinde sadece Hamzalı köyü ile Şereflikoçhisar arasındaki 10 km’lik yoldan 9,5 km asfalt atıldı, eline yüzüne bulaştırdılar, beceriksizliklerini burada da gösterdiler. O 9,5 km’lik asfaltta çürümeye başladı, rezil bir ortam” dedi.
Bakalım ilerleyen günlerde neler olacak. Kim hangi konuda açıklama yapacak. Muhalefet kanadı Beceriksizlik lafı sonrası sessizliğini koruyacak mı, yoksa aynı sertlikle cevap mı verecek zaman gösterecek.
Ve son konu. İlçemiz Devlet Hastanesinde bir takım sıkıntılar kulağıma gelmeye başladı. En büyük sıkıntı doktor konusu. Geçici görevle gelen doktorları da çaresizlikten dolayı kabul ettik ancak, bazı doktorların, gelen hastayı muayene dahi etmeden başka il ve ilçelere sevk ettiğini duymaya başladım. Bir okurumuz anlatıyor, “hastaneye gittim. Muayene olacağım, içeriye girdim, derdimi anlattım, doktor her hangi bir muayene yapmadan “Aksaray yada Ankara’ya gitmelisin” dedi, diyordu. Yine bir başka hasta aylar Escort kızlar Alanya öncesinden bacak ağrısı çektiğini, o dönemin doktorunun bacağına iğne vurduğunu ifade ederek; “ yine bacak ağrılarım arttı. Doktora gittim. Bana bir reçete gibi bir şey yazdı. Eczaneye gittiğimde bunun ücretini devletin karşılamadığını ve fiyatının ise uçuk bir rakam olduğunu söylüyordu. Diyeceğim o ki, kötü düşünmek istemiyorum ama sanırım ilçemiz devlet hastanesinde bir takım sıkıntılar var. Sayın yetkililerimiz bu konuya duyarlılık gösterirlerse kimse perişan olmaz.
Her şeyin gönlünüzce olması dilek ve temennisi selam ve dua ile…