Oral Teşekkür etti, Yegin, hizmetlerden bahsetti

Ak Parti İlçe Danışma Meclisi toplantısında konuşan Ak Parti İl Başkan Yardımcısı Hakan Oral, İlçe teşkilatına çalışmalarından dolayı teşekkür etti. Ak Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin ise, Ak Partinin kurulduğu günden bu yana yapmış olduğu çalışmaları hatırlatarak, PKK’nın silah bırakması konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Ak Parti İlçe teşkilatının İlçe Danışma Meclisi Toplantısı Cumartesi günü parti binasında yapıldı. Siyasi konuşmalar kısmında konuşma yapan Ak Parti İl Başkan yardımcısı Hakan Oral, katılımcıları selamlayarak başladığı konuşmasında, Ak Parti İlçe Başkanı levent Sarıkaya’ya hitaben;” senden Allah razı olsun, teşkilatı böyle dip diri ayakta tutmandan dolayı tebrik ediyorum. Biz Şereflikoçhisar İlçe teşkilatında çok vakit geçirdik. Söyleyebilirim ki bu kadar kalabalığın olduğu toplantı gerçekleştiriyoruz. Şereflikoçhisar İlçe Teşkilatının desteğini hep gördük. Her zaman Cumhurbaşkanımızın arkasında dim dik duran teşkilat olduk. Bunda sizin emeğiniz çok büyük, hepinizden Allah razı olsun. Buralara gelirken, çok zorlu bir süreç yaşandı. 2002’den 2025’e kadar çok ciddi bir süreç yaşandı. Türkiye’de görülmemiş tüm olaylar görüldü. Gezi olayları, 15 Temmuz, birçok şey görüldü. Örneğin 15 Temmuz’da bu teşkilatlar olmasaydı, Cumhurbaşkanımızın bir çağrısı ile biz sokakları abluka altına almasaydık, Türkiye’de ne bu çalışmalar olacaktı, ne de dirayetli güçlü bir Türkiye ortada olmayacaktı. Şimdi gelinen noktada bakıyoruz, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde güçlü bir Türkiye, Türkiye yüzyılına doğru hedefimizi koyarak güçlü bir şekilde yürüyoruz. 2002’deki Türkiye, birde 2025’teki Türkiye… Eksiklilerimiz var mıdır? Vardır o günle bu günler arasında çok büyük bir ivme kazandık” dedi. SİHA ve İHA’lardan da bahseden Oral,; “inşallah biz birliğimizi beraberliğimizi daim eyleyeceğiz. Hepinizi saygı sevgi ve hürmetle selamlıyorum” dedi.
Daha sonra Ankara Milletvekili Orhan Yegin konuşma yaptı. Cenab-ı Allah’a hamd olsun. 20 küsür yıl dile kolay, bu ülkeyi yönetme iradesini ve yetkisini Allah nasip etti, millet Ak Partiye, Tayyip Erdoğan’a verdiğine dikkat çekerek,” bu süre zarfında çok dışarıdan içimize sızmaya çalışanlar, ilkelerimizden bizi döndürmeye çalışanlar oldu, ama Allah nasip etti, hepsini ayıklayarak, hepsini yolculuğumuzdan dışarı atarak tertemiz bir yolculuk olmayı başarabildik. Hedeflerimiz ne ise birçoğunu gerçekleştirdik. Gerçekleştirmeye de devam ediyoruz” dedi.
Kimseyi başörtüsünden dolayı üniversitelerden etmeyin dedik, o gün bizi demokrat olmamakla suçlayan insanlar, dün başörtülü kızlarımızı okullara sokmuyorlardı, bugün bize demokrat değilsiniz dediklerine vurgu yaparak; “ Başörtülü kızlarımızı okullara sokmuyorlardı ve biz başörtüye karşı değiliz, biz demokratız, biz başörtüsünün siyasal simge olarak kullanılmasına karşıyız diyorlardı. Biz bugün delikanlı gibi, biz LGBT’ye karşıyız diyoruz. Biz LGBT’nin sapkınlık olduğunu dile getiriyoruz, bir hastalık olduğunu dile getiriyoruz, açıkça karşı olduğumuzu söylüyoruz, ama; hiçbir LGBT bireyin eğitim hakkına engel olmuyor, hiçbirinin eğitim hakkının elinden almıyoruz. Dolayısıyla karşı çıktığımız şeye delikanlı gibi karşı çıkıyoruz, tuttuğumuzu delikanlı gibi tutuyoruz, insan gibi kendimizi şeffaf bir şekilde, sevgimizi de karşıtlığımızı da ortaya koyuyoruz. Ama devletin sahibi biziz, istediğimiz ekmek yer aş yer, istediğimiz okur üniversiteye gider, istemediğimiz okumaz demiyoruz. Kürdü de, Türkü de, Çerçezi de Abaza’yı da, Zaza’yı da başını örteninde, başını açanında, beş vaktini camide kılanını da, bayramdan bayrama namaza gidene de, akşam kadeh tokuşturana da müdahale etmeden yolumuza devam ediyoruz. Çünkü biz biriz, beraberiz” dedi.
Bugün yeni bir seviye ve aşamaya geldiklerine vurgu yapan Yegin; “ Silahı eline alıp bu ülkeye, bu ülkenin insanına kast edenler vardı. Şimdi terörsüz Türkiye hedefi ile çok daha farklı bir aşamaya geçebileceğimiz bir noktaya geldik. Terörsüz Türkiye’deki temel hedef şudur. Bugün Türkiye’de olan haklar herkes için vardır. Bugün Türkiye’nin kanunları her kes için geçerlidir. Memur olma, okuma her türlü hakkı tanımaktadır. Şimdi onların hepsini biteceği bir döneme doğru gidiyoruz. Herkesin devleti ile barıştığı bir döneme gidiyoruz. O devlete düşmanlık eden kendi içimizdeki insanlarımızın da artık devlete düşmanlığı bırakacağı, silahları bırakacağı, bu ülkede artık askere giden çocuğunun kara haberini alacak mıyım, kaygısı taşıyan annelerin kaygısını artık bitirmeye çalışıyoruz. Başka hiçbir şart ve koşul, başka hiçbir şart ve pazarlık içerisinde olmadan terör örgütünün kayıtsız şartsız, silahlarını bırakıp, suça karışmamamız olanlar varsa gelip annelerinin, babalarının yanında hayatlarına devam edebileceği, suça karışmış olanlar varsa, karışmış oldukları suçun kanunda yazan cezası ne ise o cezasına muhatap olup, o cezasını çektikten sonra, o cezayı çeken diğerleri ne yapıyorsa, aynısını yapabileceği yeni bir döneme gidiyoruz” dedi.
Zaman zaman sokaklarda gezdikleri, “bu şehit annelerinin gözünün içine nasıl bakacaksınız?, böyle bir şeyi nasıl yaparsınız?” diye, yaptığımız işin güzelliğini konuşmak yerine, yapmış olduğumuz iş kötü bir işmiş gibi, bizi mahcup etmeye çalışan insanlar oluyor. İyi niyetle soranlara, konunun hakikatini anlamaya çalışıp bir kaygı ile, boynumuz kıldan ince açıklamalarımızı yapalım. Ama kötü niyetli olanlara, bizi köşeye sıkıştırmaya çalışanlara çokta açıklama yapmaya gerek yok. Sizde onlara soruyla cevap verin, “siz bu ülkede hala şehitler devam etsin mi istiyorsunuz?. Yan komşunuzun çocuğu askere gittiğinde bu annenin çocuğum acaba şehit mi olacak, çatışmaya mı girecek kaygısıyla her gece yatıp kalksın mı istiyorsunuz? Siz bu ülkede silahlar susmasın, kavga devam mı edilsin istiyorsunuz? Diye cevap verin. Kötü niyetli insanlara bir şeyler anlatmaya çalışmayın, Onlar neyin ne olduğunu çok iyi biliyorlar. Onların derdi kendi siyasetlerini gütmek. Onların derdi buradan acaba siyaseten bir pay çıkar mı çıkmaz mı, maalesef çirkin hesabını yapmak. Siz bu ülkede şehitler gelmeye devam etsin mi istiyorsunuz, çatışma olsun, ülke her an bir bölünebilme riski ve tehditliyle dışarıdaki yabancı güçler tarafından birileri kaşınıp beslenmeye devam mı etsin istiyorsunuz?. Allah aşkına siz ne istiyorsunuz? Diye soru sorun onlar merak etsinler” dedi.
Kutsal kitaplarında bir gün bu haritada savaş çıkacağına, kutsal kitaplarında bir gün o savaş bittikten sonra büyük devlet kuracaklarına inanan bir İsrail aklı var arkada. Onu destekleyen, dünyanın patronu olduğunu düşünen bir Amerikan aklı var arkada. Dolayısıyla sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, o gün İran’la yaptıkları o dalaşında, bugün Suriye’yi kaşımalarının da, hepsinin en nihayetinde gelip dayanacağı nokta, bir şekilde Türkiye’dir. O yüzden bizim kendi iç barışımızı sağlayıp, kendi kendimize kenetlenmemiz lazım. Kalben Müslüman olmamız gereğiyle dışlamamamız, hiçbir arkadaşımızı dışlamayıp ona yardımcı olmamız lazım” dedi.
Daha sonra Ak Parti İktidarı olarak bu güne kadar yapmış oldukları çalışmalardan bahseden Ak Parti Ankara Milletvekili Yegin; “ Eğitimde, sağlıkta eksiklerimiz var ama bugün çok iyi bir durumdayız. Çok yerlerdeydik. Çok yukarılara geldik. Daha da yukarılara geleceğiz. Birçok konuda devler arasında değiliz ama; dünya liderinde devler arasındayız” dedi.
İlçemiz hakkında da; Şereflikoçhisar’da elbette eksikliklerimiz var, belki uzman doktorları arzu ettiğimiz gibi hepsi yok, belki Üniversite arzu ettiğimiz düzeye gelmedi. Bu eksiklikleri kapatmaya çalışıyoruz. Bunların farkındayız. Yol almaya çalışıyoruz. Dünden daha iyi bir noktadayız. Yarın daha iyi bir noktada olacağız” diyerek konuşmasına son verdi.