Şereflikoçhisar Tuzgölü Haber Gazetesi

Gazete – Matbaa – Baskı İşleri

Eleştiriye açık olmayan siyaset yapmasın!

Çocukken oyun oynardık. Kimimizin topu, kimimizin misketi olmazdı. Olmayan arkadaşlarımıza varolan oyuncağımızı paylaşır, oyun oynardık. Misket oyunu oynarken, misketi olmadığı için borç verdiğimiz arkadaşımız bizi üterse, hemen “ ver misketlerimi!” der. Oyunu bozardık. Yanı kaba tabirle cıllardık. Topumuzla o kişiyi oynatmaz, oynatsak bile kaleci yapardık. Çocuk aklı işte, o an en büyük kozumuz oydu, onu yapardık.
Son aylarda İlçemizde adı siyasetçi olup, siyasetin S’sini bilmeyenler, sözde siyaset yaptığını düşünen zatı muhteremler gerek köşe yazım gerekse haberlerimiz sonrası misketi ütülen çocuklar gibi küsmeye, cıllamaya başladılar. Neymiş efendim, bana başarısız demiş, neymiş efendim ben çalışmıyormuşum, neymiş efendim, kaşımın üzerinde gözüm varmış, mış, muş…
Benim anlamadığım şu. Bu kişilerle ilgili olumlu haber yapıldığı zaman hiçbir sorun çıkmıyor. Ancak eleştiren bir yazı olduğu zaman sizden kötüsü olmuyor. Gazeteciler özellikle köşe yazarları bu siyasilerle ilgili yorum yapabilir. Hatta ve hatta bu kişileri eleştirebilir de. Çünkü gazeteciliğin doğasında bu vardır. İlçemizde aktif siyasi köşe yazısı yazan kişi sayısı bellidir. Hatta şahsım harici kimse kolay kolay siyasi konulara girmez, girmek istemez. Siyasi köşe yazısı yazmak için İlçe siyasetini takip edip, yaşanılan, yada yaşanılacak gelişmeleri yakından takip etmem gerek. Günümüzde köşe yazarlarının kaleme aldığı köşelerde neredeyse gazetelerin manşet haberlerinden daha etkilidir…
Ancak görüyoruz ki İlçemizde bazı siyasiler gerçekten eleştiriye açık değiller. Hem eleştiriye açık makamlara aday olacaksınız, insanlar sizi eleştirdiği zaman ortalığı yakmaya kalkacaksınız. Böyle bir dünya yok arkadaş. Eğer eleştiriye açık değilseniz, eleştiriye açık makamlara aday olmayacaksınız. Eleştiriye açık olmayan kişi ben bir yerlere adayım diye ortaya çıkmasın… Ve en önemlisi O’ne öyle çocuk gibi küsüp, ben sizin gazeteye küstüm; neden? “Benim hakkımda olumsuz yorum yapmış”. Ne yani siz kral mısınız, paşamı? Yoksa sizlerin dokunulmazlığı varda benim mi haberim yok? Önce çıkmış olduğunuz yolun ağırlığına sahip olun. İstediğiniz kadar kendinize göre en iyi siyasetçi olun, istediğiniz kadar en başarılı ilçe Başkanı olarak görün kendinizi…
Geçtiğimiz haftalarda İlçemiz Siyaseti hakkında ismimle, resmimle tasdik edilen şahsıma ait köşe yazımda, CHP İlçe Başkanı Mıstafa beyle ilgili tamamen şahsıma münhasır düşüncelerimi paylaştım. Ama ne hikmetse okuduğunu dahi doğru anlayamamış olmalı ki, gazetemiz muhabirinin “falanca konu hakkında açıklama yapacak mısınız? Sorusuna; “ ben Yusuf’a kırgınm. O bana başarısız demiş. O yüzden size açıklama yapmayacağım” demiş. Şaşırdım!. Önce okuduğunu anlamamasına, sonra makamına yakışan hareket sergileyemediğine şaşırdım. Üzüldüm!, şahsını öven, partisini öven yazılara ses çıkartmayıp, en ufak bir eleştiride, küçük çocuk gibi, küsmesine üzüldüm. Anladım! Demek ki herkesin her şeyi yapamayacağını anladım. Sıfat ve unvanların bazı kişilere bir beden büyük gelmesinin ne sonuçlar doğurduğunu anladım. Yazık, hem de çok yazık. Ne diyelim, “barışırsanız şahsınız ve partiniz adına güzel haberler yapacağım, yapmamış olduğunuz çalışmaları yapmış gibi göstereceğim, varsa alavere dalavere işinizi görmezden geleceğim!” Diyemeyeceğim için, tek diyeceğim yolunuz açık olsun olur… Ağlayıp ta gözden mi olayım?
Yaz ayının olması, gurbetçilerimizin de ilçemize gelmesi ile birlikte araç yoğunluğu bir hayli arttı. Hele hele Ankara Caddesi ile Ali Babaca Caddesinde günü belli saatlerinde trafik tam bir çıkmaza giriyor. Acizane birinci önerim o civarda bulunan esnaflarımıza. Birkaç hafta şahsi araçlarını iş yerlerinin önüne değil de, daha uzak yerlere park etmeleri. Bu sayede alışveriş yapmak isteyen müşteriler daha rahat park yeri bulacağı için hem ticari hareketlilik yaşanır, hem de trafik yoğunluğu azalmış olur. İkinci önerim Emniyet Güçlerine. Birkaç hafta bu konuda biraz daha esnek olmaları. Zaman zaman yaşıyoruz. Bir ekmek almak içi aracını 1-2 dakika fırının önüne çeken sürücüye sanki, kaçakçı muamelesi yapılıyor. Öyle sık sren çalınıyor, öyle sert anonslar yapılıyor ki, sanki katliam çıktı. Yahu biraz sabır, bir bekle araç sahibi nerede, aracın camı açık mı, araçta kimse var mı yok mu? O’ne öyle terörist yakalamış gibi, davranmalar. Esnafın iş yapacağı 1 hadi 1,5 ay var. Birkaç hafta sora ne gurbetçi kalır, ne Almancı… Biraz daha sabır lütfen…
Her şeyin gönlünüzce olması, yıkmak, kırmak, küsmenin kolay, dostluğun baki olduğunu, zıtlaşmanın değil, sevginin kazanacağını, düğünde, cenaze birlikte olacağımızı, unutmamız dilek temennisi selam ve dua ile…

Sakarya araç kiralama Sakarya evden eve nakliyat